OBB’DEN “SÖZLEŞMELİ TARIM” ATAĞI
Dünya Sağlık Örgütü tarafından dünyada pandemi olarak ilan edilen covid-19 salgını nedeniyle yaşamsal hayatta bir kez daha önem kazanan tarım sektörü için ülkeler ciddi tedbirler almaya devam ediyor. Bu noktada ülkemizin tarım sektörüne canlılık katmak için yaklaşık bir yıl öncesinde öngörülü yaklaşım ile gerekli adımları atan Ordu Büyükşehir Belediyesi, kurduğu sistem sayesinde 19 ilçenin tamamında işlenebilir boş arazi bırakmayacak şekilde tarım üreticilerine destek ve işbirliği programlarını sürdürüyor.
Tarımsal sektöre her zaman gerekli desteği sağlayan Başkan Dr. Mehmet Hilmi Güler, üretimi teşvik etmek ve tarımsal ürünlerden daha çok katma değer elde ederek, hem ilimiz hem de ülkemiz tarım sektörüne katkı sağlamak amacıyla Ordu’da yeni bir süreci başlatıyor.
“Tarımda Sözleşmeli Üretim Modeli” adıyla atılan bu adım kapsamında Büyükşehir Belediyesi, üreticilerin ihtiyaç duyduğu tohum, fide, fidan, sabit tesis vb. girdi ihtiyaçlarını karşılayacak, bu girdilerin maliyeti oranında üreticilerden ürettiği ürünün bir kısmını geri alarak pazarlayacak ve kendi imkânları ile üretim yapan çiftçilerin ürünlerine belirli standartlarda üretmesi şartıyla alım garantisi verecek.
ORDU’DA SÖZLEŞMELİ TARIM BAŞLIYOR
Başkan Dr. Mehmet Hilmi Güler’in “Gıda Güvenliği Enerji Güvenliği Kadar Önemlidir” söylemi üzerinden Ordu’da bir tarım hareketi başlatan Büyükşehir Belediyesi, bu işi önceden düşünmüşçesine kurulu bir sistem geliştirdi.
Tarımın ülkeler için en önemli ve stratejik sektör olduğunun bugün gelinen süreçte daha iyi anlaşıldığını söyleyen Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler, “Aylardır ülkeleri etkisi altına alan covd-19 salgını bir kez daha gıda ve tarımın ne kadar önemli olduğunu bizlere göstermiş oldu. Bu tabloyu tabii ki önceden görmedik ama yaşanabilecek her türlü olaya karşı tarım sektörünü canlı tutmak adına var gücümüzle çalıştık. Bir yıldan bu yana attığımız adımlar ve kurduğumuz sistem sayesinde bu yıl üretimde bir kayıp yaşanmadan geçirilmesini sağladık. İlçelerimizde boş arazi bırakmayacak şekilde ürün çeşitliliği sağladığımız gibi, üreticilerimize de her türlü desteği verdik. İlimizde üretimi teşvik etmek, daha çok üreterek hem ilimiz hem de ülkemize kazanç sağlamak adına şimdi de ‘Tarımda Sözleşmeli Üretim Modelini’ devreye sokuyoruz. Bilindiği üzere tarımda üretim kadar önemli olan bir konu daha vardır ki o da pazarlamadır. Zira pazar olmadan üretim olmaz. Çiftçimiz üreteceği ürünü ederi miktarda satacağına inanmadığı zaman üretimde çekimser kalabiliyor. Bazı alanlarda ise ya çok az üretim yapıyor ya da hiç yapmıyor. İşte biz de yapacağımız bu çalışma ile tam da bu noktada devreye giriyoruz” dedi.
“BİRÇOK ÜRÜNE ALIM GARANTİSİ SAĞLAYACAĞIZ”
Bu sistem sayesinde birçok ürüne alım garantisi sağlayacaklarını belirten Başkan Güler, “Bu sistemi iki şekilde uygulayacağız. Birincisi üreticilerimizin ihtiyaç duyduğu tohum, fide, fidan, sabit tesis vb. girdi ihtiyaçlarını karşılayacak ve bu girdilerin maliyeti oranında üreticilerimizin ürettiği ürünün bir kısmını alarak pazarlayacağız. İkinci olarak da kendi imkânları ile üretim yapan çiftçilerimizin ürünlerine belirli standartlarda üretmesi şartıyla alım garantisi vereceğiz. Böylelikle çiftçimiz ürününün pazar sorunu olmadığını en baştan bileceği için üretmekten çekinmeyecek, ayrıca yüksek standartlarda ticari değeri yüksek tarımsal ürünler üretecektir” diye konuştu.
“FAALİYETLER UZMAN EKİPLERİMİZCE TAKİP EDİLECEK”
Sözleşmeli üretim yapan üreticilere her türlü desteğin sağlanacağını belirten Başkan Güler, “Sözleşmeli üretim yapan üreticilerimizin tarımsal faaliyetlerinin tüm aşaması Belediyemiz bünyesinde bulunan Tarım ve Hayvancılık Hizmetleri Dairesi Başkanlığımız ile İl Tarım ve Orman Müdürlüğü uzman ekipleri tarafından takip edilecek ve üreticilere her türlü teknik destek sağlanacaktır” ifadelerini kullandı.
“İLK OLARAK SERACILARDA UYGULANACAK”
Başkan Güler, “Sözleşmeli Tarım Modeli’ni sezonu olması sebebiyle ilk etapta, ilimiz genelinde istekli seracılarımızla başlatıyoruz. Yaptığımız saha çalışmaları neticesinde sistemi benimseyen üreticilerimizle anlaştık ve seralarımızda dikilmek üzere sebze fidesi alım sürecini başlattık. Bu ay içerisinde fidelerimizin dikim işlemlerini gerçekleştireceğiz. Hasat başladıktan sonra da bu fideleri pazar şartlarında değeri oranında geri alarak sosyal proje kapsamında ihtiyaç sahibi ailelerimize dağıtacağız” dedi.
“SİSTEMİ DAHA DA GELİŞTİRECEĞİZ”
Sözleşmeli üretim modelindeki ilerleyen süreçte daha da geliştirmeyi amaçladıklarını söyleyen Başkan Güler, “Sözleşmeli üretim modelindeki tarımsal faaliyet kollarımızı bölgemizin iklimsel ve toprak yapısı ile birlikte ülkemizin ihtiyaçları doğrultusunda ilerleyen zamanda daha da genişleteceğiz. Önümüzdeki süreçte de kesme çiçek ve süs bitkileri yetiştiriciliği, arı sütü, polen, propolis, kestane balı ve çiçek balı, Akkuş şeker fasulyesi ve Gürgentepe çoban fasulyesi, organik yumurta üretim sektörü, koyun yetiştiriciliği, mavi yemiş, kara mürver, ahududu, böğürtlen, tıbbi ve aromatik bitkiler ile kadın üreticilerimizin ürettiği işlenmiş yöresel ürünler gibi (pekmez, reçel, marmelat, sirke, turşu, vb) tarımsal faaliyet kollarında uygulamayı düşünüyoruz. Yapacağımız bu yeni çalışma ile İlimiz tarımının çok hızlı bir ivme kazanacağına inanıyor, sürecin İlimiz ve ülkemiz tarımına hayırlı olmasını diliyorum” şeklinde konuştu.
BÜYÜKŞEHİR ÇİFTÇİLERE YENİ GELİR KAPILARI AÇTI
Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler’in Ordu’da başlattığı tarım politikası ile fındık kenti olan ilimizde fındığa ilave gelir getirici birçok tarımsal faaliyet kolu Ordu’ya kazandırılarak çiftçiler için yeni gelir kapıları açıldı. Bu kapsamda kaz yetiştiriciliği, Bafra tipi koyun yetiştiriciliği, Siyez buğdayı üretimi, salep üretimi, yem bitkileri üretimi, kestane yetiştiriciliği başta olmak üzere birçok yeni proje uygulandı. Bunun yanında 4 ilçede toplamda 24 ton kapasiteli 8 adet süt evi kuruldu. Organik yumurta üretimi sektörünü destekleyerek bu sektörün canlanması sağlandı. Arıcılıkta ana ürün olan balın yanında katma değeri oldukça yüksek olan arı sütü üretimini teşvik etmek amacıyla kadın üreticilere eğitim verildi ve ürettikleri arı sütleri ORTAR şirketi vasıtasıyla pazarlandı.